23 Aralık 2012 /
İşçilerin Sesi
Bugün Kürt mücadelesi karşısında alınacak doğru politik tutumun ne olacağına, iki temel yanlış politikanın olumsuzlanması yoluyla, ulaşılabilir. Birinci yanlış politika, Kürt mücadelesi ve siyasi hareketinin Türkiye siyasetindeki ağırlığının cazibesine kapılarak, bu harekete eklemlenmek, onun uzantısı haline gelmektir. Bu yaklaşım, en hafif deyimle, “demokratizme” düşmek, işçi sınıfından ve onun nihai programından uzaklaşmaktır. Kürt mücadelesi içindeki pratik politik önemi ise “odun kırıcının ‘hıh’ deyiciliğinden” öte bir şey değildir. İkinci yanlış politika ise, Kürt mücadelesinin ulusalcı özelliği ve Kürt hareketinin siyasi niteliğini gerekçe göstererek, ama esas olarak Türkiye işçi sınıfının şoven koşullanmasına taviz vererek, sınıftan kopmamak adına, Kürt mücadelesine karşı mesafeli bir tutum takınmaktır.